ORSAM’dan ’10. Yılında Suriye Devrimi’ çevrim içi sempozyumu
|Harmoon AraÅŸtırmalar Merkezi BaÅŸkanı Samir Seifan, Suriye krizinde araÅŸtırma merkezlerinin bakışına yönelik, ’10 yıldır pek çok aktörün dahil olduÄŸu alanda çalışmalar yürütüyoruz. Suriyeli araÅŸtırma merkezleri entelektüel iÅŸler ortaya çıkarmaya çalışıyor. Bu çabalarımızdan ve raporlarımızdan çok faydalanan oluyor.’ dedi.Sefian, Orta DoÄŸu AraÅŸtırmaları Merkezinin (ORSAM) 2 gün sürecek ’10. Yılında Suriye Devrimi’ baÅŸlıklı çevrim içi sempozyumunun, ‘Suriye Krizini Tanımlamak: AraÅŸtırma Merkezleri Bakışı’ oturumundaki konuÅŸmasında, Harmoon AraÅŸtırmalar Merkezinin 2014’te kurulmasının ardından, Suriye’de yaÅŸanan olaylara dair çalışmalar yürüttüklerini söyledi.Seifan, ’10 yıldır pek çok aktörün dahil olduÄŸu alanda çalışmalar yürütüyoruz. Suriyeli araÅŸtırma merkezleri entelektüel iÅŸler ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Bu cabalarımızdan ve raporlarımızdan çok faydalan oluyor.’ dedi.Suriyelilerin ülkedeki duruma iliÅŸkin geliÅŸmeleri yakından takip ettiklerini söyleyen Seifan, Suriye krizinde henüz bir yol haritasının olmadığını kaydetti.Suriye’deki düşünce kuruluÅŸlarının halen ortak bir çatısının olmadığını söyleyen Seifan, Suriye halkına daha fazla hizmet etmek istediklerinin altını çizdi.Seifan, ‘Suriye halkına daha fazla katkı saÄŸlamamız gerekiyor. Bu çalışmalarımızın artık yönlendirici güç olmasını istiyoruz.’ diye konuÅŸtu.SETA Güvenlik AraÅŸtırmaları Direktörü Prof. Dr. Murat YeÅŸiltaÅŸ ise kurum olarak, ortaya çıkardığı sonuçların Türkiye’yi doÄŸrudan etkilemesinden dolayı, Suriye krizine olan yaklaşımlarında bir deÄŸiÅŸim yaÅŸadıklarını belirtti.Suriye krizinin anlaşılması için birçok farklı düşünce kuruluÅŸlarıyla yayınlar yaptıklarını aktaran YeÅŸiltaÅŸ, ‘Krizin anlaşılması noktasında hem Türkiye’de hem Türkiye dışında birçok organizasyon ve araÅŸtırma yaptık. Meselenin hem anlaşılması hem de anlaşılan meselenin topluma aktarılması konusunda ciddi bir çaba sarf ettiÄŸimizi söylemek lazım.’ dedi.YeÅŸiltaÅŸ, düşünce kuruluÅŸlarının Suriye krizinin oluÅŸturduÄŸu eko sistemin ayrılmaz bir parçası olduÄŸunu söyledi.’Suriye krizinin bu noktaya gelmesinde devletler kadar düşünce kuruluÅŸlarının da öyle veya böyle etkisi oldu’ABD, Avrupa ve OrtadoÄŸu’daki düşünce kuruluÅŸlarının Suriye krizini zamansal anlama noktasında çok baÅŸarılı bulmadığını kaydeden YeÅŸiltaÅŸ, ‘Suriye krizinin bu noktaya gelmesinde devletler kadar düşünce kuruluÅŸlarının da öyle veya böyle etkisi oldu. İlk baÅŸta daha krizin ortaya çıktığı anda bu krizin siyasi bir talep olduÄŸunun herkes farkındaydı. Suriye krizi bir siyasi talep, adalet talebi, eÅŸitlik talebi, demokrasi talebi olarak ortaya çıkmıştı ancak o dönemde devletlerin göremediÄŸi gibi düşünce kuruluÅŸları da bunu öngöremediler.’ dedi.YeÅŸiltaÅŸ, düşünce kuruluÅŸlarının Suriye krizinin silahlı bir çatışmaya dönüştüğünde ise ‘DEAÅž’a odaklanan ve Suriye meselesini terör eksenine oturtan bir yaklaşım sergilediklerini aktardı.Suriye krizinin çözümünün herkes tarafından bilindiÄŸini kaydeden YeÅŸiltaÅŸ, çözümü hayata geçirme noktasında bölgesel ve küresel aktörlerin farklı davrandığını belirtti.YeÅŸiltaÅŸ, düşünce kuruluÅŸlarının, Suriye krizinin siyasi karar alma sürecinin en önemli parçalarından biri olduÄŸunu kaydetti.’Rusya’nın Suriye’deki müdahalesi çok derin etkiler bıraktı’Carnegie OrtadoÄŸu AraÅŸtırma Merkezi AraÅŸtırmacısı Muhsin Mustafa ve SETA Suriye Uzmanı Ömer Özkızılcık da sempozyumda ‘Suriye’de Güvenlik Ortamı’ oturumunda birer konuÅŸma yaptı.Mustafa, Suriye rejim ordusunun, devrimlere karşı rejimi ve siyasi rejimi koruyacak bir ÅŸekilde tasarlandığını söyleyerek, Suriye rejim varlığının ordunun varlığıyla iliÅŸkili olduÄŸunu aktardı.BeÅŸÅŸar Esed’in bir sivil kimliÄŸe sahip olmadığını belirten Mustafa, Suriye’de yeni askeri birliklerin kurulduÄŸunu aktararak, ‘Rusya’nın Suriye’deki müdahalesi çok derin etkiler bıraktı. Esed’e baÄŸlı bir ordu vardı ama bugün çok çeÅŸitlilik söz konusu. BaÄŸlılıklar çeÅŸitlendirildi. Yeni kurulan bazı tugaylar Rusya’ya, bazıları İran’a baÄŸlandı. Bu ordunun gelecekteki istikrarına zarar veriyor ve zedeliyor.’ deÄŸerlendirmesinde bulundu.Özkızılcık, Suriye’de askeri muhaliflerin kontrolündeki bölgelerde güvenlik durumunu anlattı.Özkızılcık, Suriye’deki iç savaÅŸta muhaliflerin kontrol ettiÄŸi bölgelerde nüfus artışına dikkati çekerek, ‘Bu nüfus artışının getirdiÄŸi belli baÅŸlı sosyal problemler ve sorunlar yaÅŸanıyor. Bu artış güvenlik açıklarının oluÅŸmasına yol açıyor.’ dedi.Terör örgütü YPG/PKK’nın ülkenin kuzeyinde kurtarılmış bölgeler için bir güvenlik tehdidi olduÄŸunu vurgulayan Özkızılcık, ‘YPG terör örgütü bölgenin alternatif olmasını engellemek istiyor. Harekat alanlarında Geçici Hükümetin orada kurmuÅŸ olduÄŸu düzenini bozmaya çalışıyor. Örgüt kendi modelini dayatmaya çalışıyor ve harekat alanlarına saldırılar gerçekleÅŸtiriyor.’ ifadelerini kullandı.Söz konusu bölgelere sadece geçen sene içinde terör örgütü YPG/PKK tarafından 224 terör saldırısının gerçekleÅŸtirildiÄŸini kaydeden Özkızılcık, YPG/PKK’ya destek olan ABD ve Rusya gibi ülkelerin örgüte saldırılarından dolayı yaptırım uygulamamasından dolayı örgütün bu eylemlerini sürdürdüğünü belirtti.Özkızılcık, terör örgütü DEAÅž hücrelerinin varlığı ve Rusya’nın bölgeye saldırılarının bölgenin diÄŸer önemli güvelik tehditleri arasında yer aldığını dile getirdi.İdlib’deki güvenlik durumuna da deÄŸinen Özkızılcık, Türkiye’nin 27 Åžubat-5 Mart 2020’de gerçekleÅŸtirdiÄŸi Bahar Kalkanı Harekatının ardından Rusya ile imzalanan mutabakatla rejimin kara saldırılarının durduÄŸuna dikkati çekti.Özkızılcık, İdlib’deki güvenliÄŸin daha da güçlendirilmesi için Türkiye’nin desteklenmesi gerektiÄŸini kaydetti.
Bir önceki yazımız olan Son dakika haberi: Çanakkale Savaşı'nda kullanılan gazi top Edremit'te restore edilecek başlıklı makalemizde Çanakkale, Edremit ve Edremit Belediyesi hakkında bilgiler verilmektedir.